Faşist Saldırı Ortada;
Faşistlere Ceza Yok!
Dört yıl önceydi. Tarih: 19 Mayıs 2016.
Yer: Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü.
4 faşist, bellerinde silah, ellerinde satır ve palalarla, Cebeci Yerleşkesi’ne girdi.
Girişte hiçbir kontrol ve güvenlik aramasından geçirilmeyen 4 faşist, hukuk fakültesi kantinindeki öğrencilerden Hakan Cin ve Ali Can Süt’e saldırdı. Vurmaya başladılar. Faşistlerden Mehmet Ali Gelebek belindeki silahı çekerek öğrencilere doğrulttu. Emrehan Bayramusta’nın da belinde silah vardı. olduğu görüldü. Çevredekilerin de karşı çıkmasıyla faşistler okuldan kaçtı. Saldırıya uğrayan öğrenciler hastahaneye kaldırıldı; Hakan Cin’in başına 20 dikiş, Ali Can Süt’ün sırt ve başına ise 15 dikiş atıldı.
Mahkeme Kararı
4 faşist saldırgandan 3’nün yargılandığı dava sonuçlandı. Ankara 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nin kararı faşistlere “ödül” gibiydi adeta; mahkemenin faşistlere sadece AFERİN demediği kaldı.
Mahkeme, sanık İsa Kök’e “haksız tahrik” ve “iyi hal” indirimi uygulanarak iki kişiyi yaralama suçundan sadece 2 yıl 10 ay 48 gün hapis cezası verdi. Diğer iki faşiste ise iki kez 1 yıl 11 ay 22’şer gün hapis cezası verildi.
Ve mahkeme, üç sanığın da cezalarını erteledi.
Faşist saldırganlardan İsa Kök’ün, hukuk fakültesinden sonra başladığı stajını bitirince avukat olacağı belirtiliyor.
Herşey Belli ve Kayıtlı
Saldıran faşistlerden üçünün kimliği netti: Gazi Üniversitesi öğrencisi Mehmet Ali Gelebek ile Ankara Üniversitesi’nde öğrenci olan İsa Kök ve Emrehan Bayramusta.
Kameralar, kantine girişten itibaren saldırının her anını kaydediyorlar. Faşistlerin silah çekmeleri, ellerindeki satırlar kayıtlı.
Hastahanedeki kayıtlar belli.
Mahkeme ise, tüm bu kayıtların incelenmesi doğrultusundaki tüm talepleri reddetti.
Fakat silahlı, satırlı bir saldırı, mahkemeye göre sanki “basit bir yaralama” muamelesi görüyor.
Saldırıya uğrayan öğrencilerin avukatı Nilay Nayman ve Hülya Yıldırım, faşistler hakkındaki davanın “adam öldürmeye teşebbüs”, “eğitim ve öğrenimin engellenmesi”, “nefret ve ayrımcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” suçlarından açılmasını istediler. Ancak Ankara Savcılığı, olayı “iki taraf arasında okul içerisinde kavga” olarak değerlendirerek sadece “yaralama” suçundan dava açtı.
Faşist saldırganlar, bu ülkenin tarihinde hep olduğu gibi, bu olayda da polis ve yargı tarafından korundular.