Bu resim bir Nazi toplama kampında çekilmedi.
Bu resim AKP faşizminin F Tipi hapishanelerinde çekildi.
Gördüğünüz, açlığın resmidir.
Fakat nasıl bir açlık?
Bu, yoksulluktan kaynaklanan bir açlık değil.
Bu, tokluğu reddeden bir açlıktır.
Bu, tutsaklık koşullarında, zulümle eşitsiz süren bir savaşta, bedenini zulme karşı silah olarak kullananların açlığıdır.
İbrahim Gökçek aç.
İbrahim Gökçek gün gün eriyor.
Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek, 110 gündür eriyen hücreleriyle savaşıyor.
İbrahim Gökçek, gitarının tellerine vurarak söylediği türküleri şimdi açlığıyla söylüyor.
İbrahim Gökçek, binlerce notanın yerine şimdi her gün eriyen binlerce hücresini koyuyor.
Diyor ki İbrahim;
Açlığımız adaletsizliğe isyanımızdır.
Açlığımız zulme karşı direnişimizdir.
Açlığımız dünya halklarına haykırışımızdır.
Duyun İbrahim’i.
Bakın İbrahim’in göz oyuğunun içine kaçmış gözlerine.
Çökmüş avurtlarına bakın İbrahim’in.
Bir kuğu boynu gibi incelip uzamış boynuna bakın.
Gözlerinde açlığın güçsüzlüğü değil, direnmenin gücü var.
Yüzünde direnenlerin mütevaziliği ve bilgeliği.
“Aç kalmak, alçalmaktan iyidir” diyordu Hz. Ali:
Onlar, adaletsizlik karşısında hiç susmadılar. Ne dışarıda, ne içeride.
Sazı silah yaptılar, sözleri, düşmanı el bombalarından fazla vurdu.
Gitar, piyanı, keman, flüt, hepsi onların silahlarıydı. Mikrofonlarla, notalarla savaşıyorlardı.
Tutsak edildiler, silahlarından mahrum bırakıldılar.
Ama onlar savaşçıydı.
Her yerde ve her koşulda savaşacaklardı.
Baktılar, bedenleri vardı ellerinde.
Bedenlerini sürdüler savaş arenasına.
Açlıklarını sürdüler mevziye.
Dediler ki, açlığımızla istiyoruz taleplerimizi.
Konser yasaklarına son verilmesini,
baskınlara, baskılara, başlarına ödel konmasına son verilmesini İstiyorlar.
Haklarında açılan haksız, gayri-meşru davaların düşürülmesini istiyorlar.
Çukura kaçmış gözleriyle, çökmüş avurtlarıyla taleplerini tarihe yazıyor İbrahim Gökçek.
Ey AKP’liler,
bakın İbrahim’in çukura kaçmış gözlerine, çökmüş avurtlarına.
Bu resim sizin zulmünüzün, sizin adaletsizliklerininiz resmidir.
Eğer onların taleplerini kabul etmezseniz,
bu resim sizin zalimliğinizin tarihe geçen belgesi olacak.
Nasıl, Nazi toplama kamplarındaki bir deri bir kemik kalmış insanların resimleri, nasıl hala Nazilerin halklara karşı suçlarının belgesi olarak gösteriliyorsa, yarın bu resimler de sizin katliamcılığınızın belgesi olacaklar.
Devrimciler, Demokratlar, Vatanseverler, Sosyalistler,
İlerici Konfederasyonlar, Odalar, DKÖ’ler, Basın Yayın Organları!
Bakın İbrahim’in gözlerine. Bir türkü sözü gizli o kara gözlerde.
Çökmüş avurtlarında bir mektup gizli.
Ruhi Su’nun sözleri geçiyor çökmüş gözlerinden:
KALKIN AYAĞA KALKIN,
GİDİYOR BU ÇOCUKLAR
BU MEYDAN KANLI MEYDAN
OK FIRLADI ÇIKTI YAYDAN
KALKIN AYAĞA KALKIN,
GİDİYOR BU ÇOCUKLAR!
