Her geçen gün sınırdışıların sayısının yükseldiği Fransa’da 19 Mayıs günü yaklaşık 500 kişi Roissy Havalimanı’nı işgal ederek sınırdışılara karşı eylem yaptı. Roissy Havalimanı Fransız devleti tarafından, sadece turistlerin Paris’i ziyaret edebilmesi için kullanılmamaktadır. Son bir yılı aşkın süreçte Roissy Havalimanı daha çok göçmenlerin yurtdışı edilmesi için kullanılmaktadır. Bu duruma karşı 500’ü aşkın kendilerini Siyah Yelekliler olarak adlandıran ve daha çok Güney Afrika kökenli olan göçmenler büyük bir inanç ve kararlılıkla Roissy Havalimanını işgal etti. Siyah Yelekliler Fransa Havayolu Şirketi’nin yönetimi ve Fransa Başbakanı ile görüşmek istediklerini vurgulayarak işgal eylemine başladı. Böylesi bir eyleme hazır olmayan Fransız devleti ise çareyi yeniden yüzlerce polisi ve özel güvenliği devreye sokarak müdahale etmekte gördü ve şaşkınlığını gizlemeye çalıştı.
Eylem karşısında Fransız devleti çaresizliğini basına olayı yansıtmamak için eline gelini yapmakta buldu. Siyah Yelekliler ise büyük bir coşkuyla sürdürdükleri eylemlerinde amaçlarına ulaştıklarını vurgulayarak toplu olarak Roissy havalimanını terk etti. Ülkeleri işgal edilerek göçe zorlanan Siyah Yeleklilerin eyleminin; daha iyi yaşam koşulları, resmi oturma haklarının tanınması, sosyal haklarının ellerinden alınmaması için yapıldığı vurgulandı.
Konuya ilişkin olarak Siyah Yelekliler tarafından yayınlanan açıklamada şöyle denildi;
“Tesadüfen bu eylem alanını seçmedik. Sembolik olarak bu yeri seçmedik. Burası göçmenlerin, kâğıtsızların ve oturum hakkı tanınmayanların yurtdışı edilmesi için üs ve savaş mevzisi olarak kullanılan yerdir!
Aylardır bu konuda mücadele ediyoruz. Örgütleniyoruz. Bazı konularda zafer elde ettik. Bugün ilan ediyoruz ki, korkuya ve utanca karşı bir kampanya başlattık. Bu kampanya eşitlik, onur, adalet ve somut taleplerimizin karşılanması için başlatılmıştır.
Herkes için oturma izni talep ediyoruz!”
Fransa’da hak gaspları, yabancı düşmanlığı, sınır dışı etmeler özellikle Macron’un başa gelmesinden bu yana her geçen gün daha da artıyor.
Daha iyi bir yaşam için canları pahasına Avrupa ülkelerine ilticada bulunanlar için demir parmaklıların arkasında oluşturulan kamplar tek tek inşa edildi. Bu kamplara kadınlardan çocuklara kadar binlerce insan hapsediliyor.