Almanya’da sürmekte olan 129ab davası bugün devam etti.
Daha doğru ifadeyle bugün de devam etmedi.
Mahkeme heyeti saat 10.00’da başlayan davaya 10.40’da ara verdi 11.15’e kadar süren aranın ardından mahkeme başkanının bir metni okumasının ardından saat 11.35’te sonlandırıldı.
Bu hafta mahkemeye 262 gündür açlık grevinde olan direnişçi Eda Deniz Haydaroğlu da katılmıştı…
Haftalardır aynı şekilde mahkemeyi de işkenceye dönüştüren hakim heyeti gelen izleyicilerin sert tepkisini çekti. Mahkeme başkanının davanın haftaya devam etmek üzere sonlandırıldığını duyurmasının ardından yüksek sesle hakime seslenen izleyiciler; “262 gündür aç biri var burada utanmıyor musunuz”, “öldürmek mi istiyorsunuz”, “dalga mı geçiyorsunuz”, “utanmıyor musunuz, bu kadar insan buraya yüzlerce km katederek geliyor?” şeklinde sorular sordu.
Bir anne mahkeme başkanına “ben bir anneyim, bir soru sormak istiyorum; Kanser olduğunu bildiğiniz İhsan Cibelik’in tedavisi için serbest kalması, Serkan Küpeli’nin ve Özgül Emre’nin tutuksuz yargılanması için bu kızın ölmesi mi gerekiyor” diye soru yöneltti. Annenin yüzüne bakan mahkeme başkanının yüzünde anlamsız ve nursuz bakış vardı.
Mahkeme bugün saat 10.00’da başladı. Başlangıçta bundan önceki celselerde savunma avukatların dilekçelerine cevaplar verildi. Dijital delillerin kullanılmaması için verilen dilekçe red edildi. Red gerekçesi ise yasaya uygun olmasıydı.
Bir diğer red edilen dilekçe ise Özgül Emre’nin Türkiye Devleti’nin faşist olduğunu ispatlamak için gazete küpürleri yazılardan oluşan bir dosya sunma isteğinin reddi idi. Bu red ise gazete küpürlerinin somut delil olmadığı, yorum olduğu içindi.
Ajanlaştırılmış bir işbirlikçinin ifadelerinin dosyaya girmemesi için verilen dilekçe ise yine yasal yollarla elde edildiği için red edildi.
Mahkeme başladığından beri avukatların tek bir dilekçesi kabul edildi: o da Serkan Küpeli’ye yazması için bilgisayar verilmesiydi. Bunun dışında avukatların hiç bir dilekçesi kabul edilmedi…
