AKP’nin polisinin Yüksel Direnişçilerine yönelik saldırısı, bugün, günlerdir gözaltında tutulan Bengisu Demirel’in tutuklanması ile devam etti.
Bengisu Demirel, halkımızın önce polisin ahlaksız ve alcakça tacizine maruz kalmasıyla, sonra Yüksel’deki kararlılığıyla tanıdığı Merve Demirel’in kardeşi.
Polis ve AKP’nin yargısı, Bengisu Demirel’i tutuklayarak, Yüksel direnişçilerini tecrit etmeye çalışıyor.
Merve Demirel ve kardesi Bengisu Demirel, 12 temmuzda gözaltına alındılar.
Sanki büyük bir soruşturma varmış gibi, sadece işkence süresini uzatmak için, önce dört günlük gözaltı süresini kullandı polis.
Bununla da yetinmeyip, gözaltı süresini 8 güne çıkardılar. Gözaltı sürecinde fiziki ve psikolojik iskence kesintisiz sürerken, Merve Demirel’in başörtüsü, AKP’nin “dini bütün” polisi tarafından zorla cıkarıldı.
İki kardeş, 24 Temmuz’da savcılığa çıkarıldılar. Her ikisi de önce tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildiler. Ardından Merve Demirel adli kontrolle serbest bırakılırken, Bengisu Demirel tutuklandı.
ADLİYEDE SALDIRI:
Polis, adliyeye gelip gözaltındakilere sahip çıkmak isteyenlere de saldırdı. Adliye içinde polis saldırısı sonucunda, Merve ve Bengisu Demirel’i sahiplenmek için gelenler yaka paça zorla adliye dışına çıkartılırken, burada da Deniz Aydın ve Bülent Özgül gözaltına alındı.
AİLEYE TEHDİT :
Gözaltı sürecinde bir televizyon programına çıkan Merve ve Bengisu Demirel’in babası Erol Demirel, programda hem kendisinin polis tarafindan tehdit edildigini hem de Merve Demirel’in annesinin emniyete çağırıldığını açıkladı.
Polisin baba Demireli ‘Kızını saçından tutarak o gösteri alanından getireceksin’ diye tehdit ettigi, buna karşılık Merve Demirel’in babasının “Yüksel direnişine katılmak kızımın kararıydı. Ben bu onurlu kararı saygıyla karşılıyorum, kızımın kararıdır ona hiçbir şekilde engelleme yapmam” dediği belirtildi :
Emniyete çağrılan anneye ise devletin “emniyet” binasında şu tehditte bulunuyor polis:
1- Babası değil mi, tutsun saçlarından getirsin eve. Kim ne der?
2- Siz getirmezseniz, biz getiririz ama ağzını burnunu kurarız.
3– Olmadı evini basarız. Direnirse çeker vururuz!
Kuşku yok. Dilek Doğanlar’ı hatırlatıp gözdağı veriyor, tehdit ediyor polis.
Polisin vatandaşı tehdit etmesi normal mi? Evet faşizmde bu böyle.
Yüksel direnişinin etrafında şekillenen bütün bu gözaltılar, işkenceler, tutuklamalar, tehditler, faşizmin kanıtı değilse nedir?
Evi de basabilirler, vurabilirler de… bütün bunlar polisin yapmadığı şeyler değil. Ama yine de bir şeyi yapamıyorlar. Yüksel direnişini bitirmeyi…
Yüksel Direnişi, iki hafta sonra 1000. güne ulaşacak.
Bütün bu gözaltılara, tehditlere, işkencelere, tutuklamalara rağmen…
