Tutsak Av. Oya Aslan’dan Hasta Tutsak Olan Müvekkili Ali Osman Köse İçin Açık Mektup…
Sevgili müvekkilim Ali Osman Köse,
Dört duvara inat, düşlerinizin özgürlüğü ile geleceğe yürüdüğünüz, senin tutulduğun yere benzeyen bir yerden yazıyorum sana.
Gazetelerde bir haber vardı bugün. Zeytin memleketi yeşil Bursa’nın bir köyünde zeytin ağaçları termik santral nedeniyle kesiliyormuş. Şu sabırla yetişen, insanın emeğinden çok doğanın sunduğu ile yetinen, mütevazi, besin değeri ve verimliliği nedeniyle dalları barış ile anılan, yaprakları birbirine kardeş gibi tutunan gümüşi ağaçlar. Asırlık ağaçlar kar için kıyıyorlar. Üstelik ağaçlara kıyarak halkın geçim imkanlarını yok ediyor, doğayı tahrip ediyorlar. Zeytin ağaçları ile ilgili haberi okurken geldin aklıma işte.
Sen de Bursalısın, köyünü görmüştüm, zeytin ağaçları ile zengin Karaağaç Köyü. Senin zeytin ağaçlarına benzerliğin canlandı gözümde. Onlar gibi mütevazi, zor koşullara dayanıklı, zorlukları hayatın olağan parçası olarak kabul eden, kendine yer seçmeyen, ön plana çıkmayan, hep üreten, coşkusu daim asırlık bir ömür senin önünde. Halkın sıra neferi olmakla övünen sevgi dolu bir yürek.
Beynin ve yüreğin zorlukları yok sayarken, bedenin kendi zorluklarını hatırlatıyor sana. Pek çok hastalıkla mücadele ettin, yok saydın. Ama kanser denilen illet, yok sayma noktasını aşmış durumda. Tedavi olma hakkını yok sayarak, hayatına kastetmek isteyenler olduğunu görüyoruz. Hapishanedeki katliama tecride saldırılara direnmenin hesabını sorarcasına, hayatını hedef aldılar.
Zeytin ağaçlarına zarar vermek, doğaya ve o toprakların bir parçası olan halk için ne kadar büyük bir kıyımsa; bir ömrü halkına adamış, direnerek geçen senin gibi değerli bir müvekkilimize yönelen saldırı da bı kıyımdır.
Bilmelisin ki biz yanındayız ve mücadelenin bir parçasıyız. Hapishanede katledilmene izin vermeyeceğiz.
Selam ve sevgilerimizi iletiyoruz.
Av. Oya Aslan