Ülkemizde emek ve emekçi düşmanlığının ne boyutta olduğunu görmek için sadece Soma katliamına ve Soma davasına bakmak yeterli olacaktır.
Özetle Soma davasının geldiği aşamada, 301 madencinin katillerinden tek bir tutuklu yok. Buna karşılık Soma madencilerinin iki avukatı Selçuk Kozağaçlı ve Can Atalay tutuklu.
AKP faşizmi Soma maden katliamında patronları kurtarmak, tek bir gün ceza almamalarını sağlamak için kelimenin tam anlamıyla elinden geleni yaptı.
Hukuku ayaklar altına aldı.
Savcıyı değiştirdi, mahkeme heyetini değiştirdi, avukatları gözaltına aldı, tehdit etti, işkence yaptı, tutukladı…
Mahkeme salonlarında artık ailelerin defalarca isyanına sebep olan keyfilikler yapıldı.
Avukatın son celsede avukat Selçuk Kozağaçlı’nın segbis ile katılmasına dahi izin verilmedi.
Yine avukatın “Can Gürkan, yargılamanın kendisi hakkında yapıldığının farkında değil” ifadesi, 301 kişinin katili Can Gürkan’ın mahkemeye gelmesi zahmetinde bulunmaması için de mahkeme başkanının çabasının apaçık görüntüsüydü.
Sonuç olarak bugün 301 madencinin katillerinden tek bir tanesi bile tutuklu değil. Özel gayretlerle hepsi tahliye edildi.
Soma davasında sadece iki avukat tutuklu. Soma’lı ailelerin gönüllü avukatları Selçuk Kozağaçlı ve Can Atalay tutuklu.
Hiç bir konuda, hiç bir aşamada halk adalete erişemiyor.
Soma katliamıyla ilgili Selçuk Kozağaçlı’nın şu sözleri hiç unutulmamalı:
“Soma’nın hesabı sorulmadan her uykumuz yarım, her gülümsememiz buruk olacak”