Bakırköy Direnişçisi Nursel Tanrıverdi’nin 221. Hafta ile ilgili kaleme aldığı yazıyı yayınlıyoruz. Yazısında Bakırköy direnişi ile ilgili bir yazı dizisi yayınlayacağını duyurmuş Bakırköy direnişçisi, merakla bekliyoruz. (Yazı Nursel Tanrıverdi’nin sosyal medya hesabından)
Bugün sabahtan aşımı olup alana gittim. Hala kol ağrısı var ama geçer. Biz ne ağrılar atlatmışız. Arkadaş geldi, ben alana çıktım. Aslında teknik bir aksaklık yaşadığı için çekim yapamadı yoksa o noktada bir sorun gözükmüyordu. Ortalığı kolaçan ediyorlardı ama çok da etraflıca baktıklarını düşünmüyorum çekim için.
221.haftamızda Kızılay Kan bankası çadırı önünden süzüldüm iyice meydanın ortasına ilerledim. Karşımda bir stant duruyordu, döndüğümde öğrendim ki müzik dinletisi hazırlığıymış. E şimdi biz bu kaymakama ne diyelim. Belli ki bir tek bu eylem yasak! Bana gönderdikleri yazı da güya 14 Hazirana kadar her şeyi yasak eylemişlerdi. Maşallah CHP Bakırköy ilçe 4 gün stant kuruyor geçen hafta. Kaymakamın yasak ettiği herbir şeyciği yapmışlar. Onlara ses yok! Uslu çocuk onlar, genelde böyle bakılıyor ya! Ya da eski bir tabirle akıllı solculuk. E biz aptal olalım, napalım. Sadece bana yasak olduğunu da kanıtlamış olduk böylece.
İşin siyasi ayağı böyleyken hukuki yanına ne demeli! Tabi öyle bir yan yok da varmış gibi yapalım bir an. Bu OHAL Komisyonu hala ne bekliyor? 10 bin dosya hala bekliyor. Benimki de dahil! Neyi bekliyorlar, niye cevap vermiyorlar? Cevabı biliyoruz bu kan emici, berbat düzen iş mahkemelerine geç başvuralım süreç uzasın iyice diye bekliyor. Biz beklemeyi baştan reddetmiştik zaten. Hani bir slogan var, KHK’LAR Gidecek Biz Kalacağız! Oldum olası sevmedim onu. Nereye attaya mı gidecek!!! Direnişle KHKlar gidecek. Oturup bekleyerek gideceğini düşünenler tarihsel olarak hep yanıldılar, yanılmaya devam ediyorlar. Onların beklentileri için açıkçası benim hiç vaktim yok çünkü zaman geçiyor, biz hala netliğe kavuşamadık! O yüzden KHK ları gündemde tutmak şart!
İşimi Geri İstiyorum eylemlerine ilgi uzun bir zamandır azalmış durumda, farkındayız! Muhalifler “yeni” direnişlere gözünü dikti, izliyor! Aslında direnişlere bile değil, Sedat Peker’in videolarına. Kuşkusuz önemli ifşalar bunlar ama medet ummak ne demek? Muhalif diye kendilerini nitelendirenleri anlarım da size noluyor solcular, sosyalistler! Bunun sosyolojisini yapmaya çalışanlar mı dersiniz, muhalifler susuyor diyen basın, köşe yazarları, analistler mi dersiniz… Yoo biz susmuyoruz, asıl siz nerdesiniz? Mesela sizce 1 yıldır neredeyse İstanbul’un hiçbir yerinde eylem yapılamayıp bir tek Bakırköy’de neden yapılabiliyordu? Çünkü o alanı bedellerle kazanmıştık! Şimdi neden herkes orada eylem yapıyor da biz yapamıyoruz!? Cevap basit! Tüm rezilliklerini, pisliklerini, suçlarını o alanda teşhir ettik, edeceğiz. Korkuyorlar! O alanın kalabalıklaşmasından, söylemlerimizden hatta önlüğümden! Biliyorsunuz o da gözaltında savcı rehin aldı. İşte bu gözaltılar bunun için.
Daha önce belirtmiştim bu gizlenenler, mış gibi yapanlar,kendince küçümseyenler ve görmezden gelenlerle ilgili bir yazı dizisi yapacağım diye. 4,5 yılın muhasebesi olacak. Bakırköy Direnişini bir de perde arkasından anlayacaksınız! Mafya ifşalarını yorumlayıp analiz etmek moda ya, bir de 4,5 yıllık mücadeleyi, “sol” yanından kavrayalım! Sedat Peker’le eğleniyorsunuz ama bununla eğlenemeyeceksiniz emin olun! Özeleştiri yapamayanlara ders niteliğinde olacak, bekleyiniz!
222.haftada görüşürüz !