Bugün maden ocağına kara elmas diyarına
İnmedik selam olsun sana dost
Ölesiye ışık hasretiyle solmuş bu yüzlere
Grev grev güneş doğmuş dost
Artık kaybedecek bir şey yokYeraltında ezilenler yeryüzüne seslenirler
Madenler bizim derler gerekirse ölüm derler
Günü geldi grev derler
Günü geldi grev derler dost
Artık kaybedecek bir şey yok
Ermenek’te aylardır maaş ve tazminat alamayan madenciler, haklarını almak için başlattıkları Ankara yürüyüşte bir çok engelle karşılaştılar, lakin pes etmediler. Soma ve Ermenek madencileri abluka altına alındılar, gözaltına alındılar. Madenciler engellendiğinde ise eşleri, çocukları, dostları, maden ocaklarında sakat kalan meslektaşları çıktılar meydanlara ve dediler ki;
Çevik kuvvet mi gelecek, TOMA’mı gelecek kim gelirse gelsin. Bizi öldürsünler. Zaten bizi yaşatmadılar ki. Bu kopan bacağın, giden gözlerin karşılığı bu mu? Bu mu bizim insanlığımız? Bunların bedelini ödeyecekler.”
Ne madencileri nede destekçileri yıldıramadı, korkutamadı, AKP faşizmi. Direnmenin zafere ulaşan yol olduğunu gösterdi madenciler sürdürdükleri bu eylemlerle.
Bağımsız Maden İş Sendikası yaptığı açıklamada valilikle yapılan görüşmede madencilerin talepleri üzerinde uzlaşıldığını ancak resmi bir protokol yapılıncaya kadar Ermenek meydanındaki bekleyişe devam edileceğini duyurdu.
Karaman Valisi ile yapılan görüşmede sözlü olarak, prensipte anlaşıldığını söyleyen maden işçileri temsilcileri, “Pazartesi günü bu protokol imzalanmazsa, önümüze hangi güç çıkarsa çıksın, istikametimizi bozmadan Ankara doğrultusunda yürümek konusunda netiz’’ dedi.
Öte yandan Manisa’nın Kırkağaç ilçesinde yine tazminat ve maaş haklarının verilmesi ve taleplerinin karşılanması için eylem yapan Somalı maden işçilerinin de bekleyişleri devam ediyor.
İşçilerin talepleri:
- Maaşlarını alamayan arkadaşlarımızın maaşları derhal ödensin.
- Tüm Tazminat mağdurlarının tazminatları ödensin.
- BES kesintileri ödensin.
- Madenlerde gerekli işçi sağlığı ve iş güvenliği koşulları yerine getirilsin.
- İşten atılan işçiler derhal geri alınsın.
Emekçiler egemen sınıfların birçok kez söz verip yapmadıkları tarihsel tecrübesine sahip oldukları için, prensip anlaşmayla yetinmeyip somut anlaşmaya kadar eyleme devam kararı verdiler. Doğru olan da budur, sömürücülerde oyun çoktur çünkü.