KADINLIĞIM KRİZDE

Tutsak Halkın Avukatı Ebru Timtik bir şiirini meslektaşı Mebuse Tekay ile paylaştı. Şiiri adalet savaşçıları yazdığında daha güçlü bir umut aşılıyor halka. Adalete olan inanç güçleniyor…

Kadınlığım krizde
“Üret” diyor bana ikide birde
Benim betonum var
Demirim var, telim var
Kuşlarım var, uçamaz
Düşlerim var, yetmez
Toprağım yok.
“Üret” diyor bana
Emeği ‘değer’ bilirim ama
Malzemem tüketiciye endeksli
Son tüketim tarihiyse kapakta
“Aç bitir” – “hemen harca”
“Biriktirme” !
“Büyütme”!
“Yetiştirme”!
“Amacına aykırı kullanma”!
Beyhude çaba, kapılar kapanıncaa…
Kalemim var, kâğıdım var, yazarım
Yazarım denizler aşar, yollar geçer
Yazarım temizlenir, inşa edilir
Yazarım dikilir, yeniden yeşillenir
Yazarım bilinir
Yazarım oynanır
Yazarım buluşur
Kadınlığım kurtulur…
Kimi kez uyanıyor ve yine
“Güzelleştir” diyor bana gelince
‘Süsle’ ne varsa açıkta
‘renklendir’ ne varsa soluk
‘düzenle’ ne varsa dağınık
Oysa bir masa vardır bizden önce
Bir yatak, bir ayakkabılık, bir dolap
Boya kalemi yoktur
Şiş, tığ boncuk yasak
“Çiçek” rüyanda gör ya da maydanoz demetinde
Ama ben Hava’nın çocuğuyum
Bir incir yaprağı olmasa bile
Mazgalımdan içeri her ne girerse
Renktir boyar, kokudur yeşillenir
Şiirdir, şarkıdır, sözdür… dilimde biçimlenir.
Kadınlığım krizde
“Doyur” diyor bana ikide birde
Lezzeti tek tip
Yemekler karavana
Toprak Ana’nın yavrusuyuz ya
Güneş su ve ateş dostumdur
Ve her şey “hu” demeyle koşuludur
kendini yaratmaya
Kadınlığım krizde; “doyur” diyor bana
Ne yani?
Görüş kabininde boylu boyunca
Dal gibi eser gördüğümde İbrahim, Barış ve Ali
Aklımda ahlakım gibi isyan etmez mi?
El verir uslanmaz
Kadınlığım kurtulmaz
Kurtulmadıkça
İbrahim, Barış ve Ali…

DIŞARIDAKİLERE…

Biz kitaptan okuyoruz
siz ekrandan
Biz kalemle yazıyoruz
siz ceplerle
Biz pulluyoruz
Siz tuşluyorsunuz
Ayrı dünyaların insanları mıyız?
Bizim duvarlarımız biraz kalın, biraz yüksek
Tellerimiz Jiletli
Pencerelerimiz parmaklıklı
Kollarımız kelepçeli
Korkar mısınız başınıza bir şey gelirse
Çoluk çocuğunuz var
Belki işten atılırsınız
Üzülür sevdikleriniz, sorsam sıkılırsınız…
“Beni duvarların içine seni dışına”
“ben içerde, sen dışarıda oy mapusluk”
“Mapusun içinde mermerden direk”
“Görecek günler var daha
aldırma gönül
Gönül Aldırma”

Sosyal ağlarda paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.