Filistin’de işbirlikçi Abbas yönetimi, son günlerde Batı Şeria’da, ve özellikle de Tubas şehrinde direniş güçlerine karşı saldırıya geçti.
İşbirlikçi yönetim, direniş savaşçılarını tutukluyor, direnişçilerin İsrail güçlerine yönelik hazırladığı tuzakları bozuyor, el yapımı patlayıcıları söküp etkisizleştiriyor.
8 Ekim akşamı Filistin polisi, Tubas’ta İslami Cihat’a bağlı Tubas Taburu’nun liderlerinden Ahmed Ebu Ayda’yı tutukladı. Bu, kentte direnişçilerle Filistin polisi arasında bugüne kadar devam eden çatışmaların yaşanmasına neden oldu.
Filistin emniyeti tutukladığı direnişçiyi serbest bırakmadığı gibi kente takviye güç gönderdi. Çatışmalarda çok sayıda genç de tutuklandı. Öyle ki, hain işbirlikçi Mahmud Abbas’ın halk düşmanı Tubas Valisi de “İşgal hükümetinin suç amaçlarını hayata geçirmek için istismar edeceği hiçbir silahlı görünüme izin vermeyeceğiz, kanun ve düzeni ihlal etmeye cüret eden herkese demir yumrukla vuracağız” açıklamasını yaptı.
Kısacası, Mahmud Abbas yönetimine bağlı Filistin polisi, işgalci İsrailin polisi gibi davranıyor.
Bugün Filistin hapishanelerinde de yüzlerce direnişçi ve muhalif, tutsak durumda.
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi, bu gelişmeyle ilgili bir açıklama yayınladı.
FHKC açıklamasında, direnişçilere ve halka karşı saldırıları artıran Filistin Yönetimi uyarılarak, bu politikalarına son vermesi istendi.
İşbirlikçi yönetimin Filistin halkını ve direnişini sırtından bıçaklamakla zuçlandığı açıklamanın tam metnini aşağıda yayınlıyoruz:
“Filistin Yönetimi güvenlik güçlerinin Direniş’e karşı uygulamaları işgale hizmet ediyor ve halkımızın sırtına bir bıçaktır.
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi olarak, FY güvenlik güçlerinin genelde Batı Şeria’da, özelde ise Tubas kentinde halkımızı savunan ve işgalin sürekli saldırılarına karşı koyan kahraman direnişçileri takip etmeye ve zulmetmeye devam etmesini bir kez daha kınıyoruz.
Direniş savaşçılarını tutuklamaya, EYP’leri sökmeye ve Direniş tarafından hazırlanan tuzakları ortaya çıkarmaya yönelik sistematik kampanya, halkımızı sırtından bıçaklamakta, sadece siyonist işgalin çıkarlarına hizmet etmekte ve devam eden saldırı karşısında iç cephenin zayıflamasına katkıda bulunmaktadır.
Hepimizin işgale karşı direnişi desteklemeye, zulmetmemeye ve işgale karşı durmaya ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde Filistin Yönetimi liderliğini, halkımızın yüce ulusal çıkarlarıyla çelişen bu kabul edilemez uygulamalara son vermeye çağırıyoruz.
Tüm bu girişimler halkımızı direniş yolunda ilerlemekten vazgeçiremeyeceği gibi, direnişçilerin iradesini kırmayı ya da işgale karşı halkımız için stratejik bir seçenek olan silahlı mücadeleyi kökünden söküp atmayı da başaramayacaktır.”