Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, “AKP iktidarları döneminde 23 bin 847 işçi hayatını kaybetti. Sadece geçtiğimiz ekim ayı içerisinde 155 işçimizi kaybettik” dedi.
Patronların işçinin can güvenliğini almadığından ölen 23 bin 847 işçi. Bu günde 4 işçi demek. Peki günde 4 işçinin öldüğü bir ülkede yıllardır iş cinayetlerinin bitmesi için önlem alınmıyorsa iş kazası tanımını kullanmak niyetli değilse nedir. Tabii ki bahsettiğimiz düzen medyasının büyük kısmından bahsediyoruz.
Bu kesim medya bilinçlice iş cinayetlerinde sistemin yani şu andaki iktidarın sorumluluğunu gizleyecek şekilde yayın yapar.
Ülkemizin yakın tarihinde yaşanan iş cinayetlerini hatırlayalım:
Soma maden katliamı: 301 madenci hayatının kaybetti
Torunlar inşaat : Asansör bakımı yapılmadığından asansörün kopması ile 10 işçi hayatını kaybetti. Benzer bir vaka da 5 ay öncesinde yaşanmış, şirkete para cezası verip kapatılmıştı.
Ermenek maden katliamı : Ermenek’de madenin su basması ile 18 işçi feci bir şekilde can vermişti …
Daha birçok örnek verilebilir. Ancak ne bu katliamların gerçek failleri cezalandırılır, ne de bu katliamların sorumlusu patronların ticari hayatlarında bir gerileme olur. Çarkları döner ve iş kazası adı altında katliam devam eder.
Tüm burjuva basını bu, işçi hayatını yok sayan, üç kuruş masraftan kaçındıkları için bir çok işçinin ölümüne sebep olan patronların sistemini aklamak için çabalar. İktidarlar da “girişimcilerin” önünü açar ve böylesi önemsiz tatsızlıklar yüzünden patronlara dokunmaz. Ölen öldüğü ile kalır.
Ancak bu rakam 23.847 rakamı artık bu gidişe dur demenin zamanı geldiğini ve de geçtiğini gösteriyor. Örgütlenip bu işçiyi emekçiyi katleden düzene karşı mücadele edilmezse katliamların azalmayacağı aksine çoğalacağı kesin.
İşte ispatı : Bu ekim ayında iş cinayetlerinde katledilen işçi sayısı : 155 (!)