Ülkemiz deprem kuşağı üzerinde. Birçok aktif fay hattı belli aralıklarla depremler doğuruyor.
En son Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremi 10 ilde büyük yıkım ile sonuçlandı. Deprem yine katliama dönüştü.
Bu 10 il içinde en fazla hasar gören illerin başında Hatay geliyor.
Bölge ile ilgili izlenimlerini paylaşan Prof. Dr. Erdem, “Hatay’da içinde oturulabilecek en fazla ev yüzde 15’tir. Gerisini unut. Yüzde 35’i, 40’ı göçük. Yüzde 45, 50’sinin içine girilemez” dedi.
Deprem kadar depremden sonra kurtarma çalışmasının olmaması da 10 binlerce insanın hayatını kaybetmesine sebep oldu. AKP faşizmi on yıllardır binlerce çağrının yapıldığı ülkemizde, olacağı öngörülen depremlere karşı hiç bir önlem almadı, almıyor, almayacak.
Hatay ili neredeyse haritadan silindi. Hayatta kalabilen bölge halkı 10 binlerce can kaybına mı yansın, artık başını koyacağı bir göz evi olmadığına mı yansın, yıkımlar altında hala kurtarılmayı bekleyen belki binlerce insana mı…
Saatler ilerledikçe enkaz altından canlı insan çıkacağına dair umutlar da azalıyor.
Bu yıkımın, yaşanan can kaybının yarattığı acıyı unutmayacağız evet.
Halkın mal kaybı henüz konuşulmuyor. Ancak halkın böyle bir sorunu da var. Halkın barınma sorununun bu talancı AKP iktidarı tarafından çözülmeyeceğini tahmin etmek hiç de zor değil.
Bu katliamın ve yıkımın baş sorumlusu sömürü ve talan düzeninin başındaki AKP’dir. Ancak şunu bilmekte fayda var ki, bu soygun talan düzenine son verilmediği, bu düzeni yıkıp yerine halk için bir düzen kurulmadığı sürece depremde yaşanan kayıp asla ve kat’a karşılanmayacaktır. İnsanlara yıkılan evleri gerine karşılık tek göz ev bile verilmeyecektir.
Örgütlenmeliyiz, birlik olmalıyız, mücadale etmeliyiz. Deprem vb tüm doğa olaylarında ölmemek için aç açıkta kalmamak için, bu doğa olaylarının katliama dönüşmesine sebep olan düzeni yıkmalıyız. BAŞKA YOL YOK…