“Adil Yargılanma” talebiyle gerçekleştirdiği ölüm orucu eyleminde şehit düşen Halkın avukatı Ebru Timtik’in 4. ölüm yıldönümünde Halkın Hukuk Bürosu tarafında bir açıklama yapıldı.
“Verdiğin adalet mücadelesi andımız, pankartın elimizden düşürmeyeceğimiz bayrağımızdır!” denilen açıklamada, Ebru Timtik’in ve halkın avukatlarının avukatlık anlayışı yeniden anlatıldı.
Aşağıda bu açıklamanın tam metnini yayınlıyoruz:
Tam 4 yıl önce, büromuz avukatı Ebru Timtik, adil yargılanma hakkı talebiyle gerçekleştirdiği ölüm orucunun 238. gününde ölümsüzleşti.
2016 sonrası yönetememe krizinin derinleşmesiyle halka saldırılarına hız veren faşizm, 2017’nin 12 Eylül’ünde bürolarımızı basmış ve devrimci avukatlar tutsak edilmişti.
Aynı süreçte halka ve devrimcilere yönelik saldırılarda da insanlar gece yarısı baskınlarıyla katledilmiş, binlerce devrimci hapishanelere doldurulmuştu.
Faşizm, girdiği yeni süreçte devrimcilere karşı “yargı sopası”nı kullanıyor; sürekli biçimde gerçekleştirdiği tutuklamalarla, işkencelerle, gizli tanık politikalarıyla adalet mücadelesini sekteye uğratmaya çalışıyordu.
Yargılandıkları dosyanın ilk duruşmasına bir yıl sonra çıkabilen büromuz avukatları, ilk duruşmada tahliye edilmelerine rağmen, faşizmin mahkeme heyetine uyguladığı tehdit ve baskıların sonucunda haklarında tekrar tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmıştı.
Ebru Timtik, Türkiye tarihine geçen bu karara karşı teslim olmadı ve büromuzda çalışmaya, zor koşullar altında adalet mücadelesini her koşulda sürdürmeye devam etti.
“Bir hukuk bürosunda sığınak olur mu?” diye soranlara yazdığı şiirle cevap veren Ebru, direnme hakkının meşruluğunu anlattı.
Faşizm kararını vermiş, devrimci avukatları mahkûm etmişti. Toplamda 159 yıl hapis cezası verilen halkın avukatları, açlık grevi kararı almış ve daha sonra Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal, direnişlerini ölüm orucuna çevirmişlerdi.
Aynı süreçte Grup Yorum üyeleri Helin Bölek, İbrahim Gökçek ve müvekkilimiz Mustafa Koçak da aynı adaletsizliğe karşı ölüm orucuna başladılar.
“Benim kişisel tarihim adaletsizliklerle doludur. Müvekkillerimin aldığı haksız, adaletsiz cezalara anaların, eşlerin isyanlarıyla doludur. Yüzüme umutla ve beklentiyle bakanlara gereği gibi cevap verememenin eksikliğiyle doludur.” diyen Ebrumuz, müvekkilleriyle omuz omuza karşıladı faşizmin saldırılarını… faşizmin sald
Ebru Timtik; müvekkillerimiz Helin Bölek, İbrahim Gökçek ve Mustafa Koçak’ın ardından, 27 Ağustos 2020 tarihinde adalet savaşçısı olarak ölümsüzleşti.
Ölüm orucunda olduğu dönemde yazdığı yazıda; “Dilerim ki adım annemin adıyla anılsın, mezarım yanı başında olsun. Fatma kızı Ebru’yum.” diyen Ebrumuz, Anadolu kadınlarından almıştı direngenliğini, bilgeliğini, anaçlığını…
Bugün Ebrumuz sadece ölümüyle değil; yaşamıyla, yaptıklarıyla, öğrettikleriyle, değerleriyle örnektir, rehberdir. Ebru; faşizme karşı çizgiyi çekmiş, nasıl mücadele edileceğini göstermiştir.
“Faşizme teslim olmayan için
Her koru dibi
Her komşu kapısı
Her çatı arası
Sığınaktır
Bir sığınakta buldular bedenimi
Taşıyorum onu hala bir pankart gibi”
Biz de diyoruz ki; senin verdiğin adalet mücadelesi andımız, pankartın elimizden düşürmeyeceğimiz bayrağımızdır!
27.08.2024
FATMA KIZI EBRU ÖLÜMSÜZDÜR!
DEVRİMCİ AVUKATLAR TESLİM ALINAMAZ!
HALKIN HUKUK BÜROSU