İki gün önce "büyük operasyon" diye yansıtılan emekçilere yönelik gözaltı operasyonunda gözaltına alınan emekçiler, "ev hapsi adli kontrolü şartıyla" serbest bırakıldılar.
Emekçiler önce "tutuklama istemiyle" mahkemeye sevk edildiler.
Halkın Hukuk Bürosu tarafından tutuklamaya sevk üzerine yapılan açıklamada, "İşini geri isteyen Turan Aktaş, Bakırköy Direnişçileri Nursel Tanrıverdi ve Selvi Polat, görme engelli Hasan Basri Yıldız, 76 yaşındaki Fahrettin Keskin, 72 yaşındaki Feridun Osmanağaoğlu, Covid + Türkan Albayrak tutuklamaya sevk edildi." denildi.
Daha sonra gözaltına alınanların hepsi, Hasan Basri Yıldız, Mehmet Yüceltepe, Selvi Polat, Hatun Polat, Feridun Osmanağaoğlu, Hasan Kocaman, Turan Aktaş, Mehmet Tuncay, Türkan Albayrak, Fahrettin Keskin, Nursel Tanrıverdi, "ev hapsi adli kontrolü şartıyla" serbest bırakıldı.
SUÇ NE?
11 direnen işçinin ve TAYAD'lının gözaltına alındığı operasyon,
AKP faşizminin basın yayın organlarında "büyük örgüt operasyonu" olarak sunuldu.
Tabii her "büyük örgüt operasyonu"nda olduğu gibi, "ele geçirilen yasadışı dökumanlar"dan, "örgütsel dijital malzemeler"den sözedildi.
Hepsi senaryoydu, hepsi uydurmaydı.
Amaç, "adalet istiyoruz" sloganıyla sürdürülen direnişleri, sahiplenmeleri, kampanyaları engellemekti.
Polis onları tutuklatmayı "başaramadı."
Fakat ev hapsi, adli kontrol vb. dayatmalarla, direnişleri ve kampanyaları engellemek istiyorlar.
Ortada bir suç yok, fakat ev hapsi var, kontrol var..
Belli ki; bu mahkeme kararı da, polis direktifiyle verilen bir karardır ve haksız hukuksuzdur.
Sosyal ağlarda paylaşın
