Şili’de yaklaşık 4 haftadır halk ayaklanması sürüyor. Ne iktidarın zamları geri çekmesi, ne de ülkede yaşanan deprem durduramadı hareketi.
Hükümetin metro biletlerine zam yapmasının ardından öğrencilerin başlattığı eylemlerle başlamıştı ayaklanma. Artık sadece hayat pahalılığına karşı değil, yeni bir anayasa için, tüm iktidarın değişimi için sürüyor gösteriler. Büyük eylemlerin yanısıra, 2 milyon kişinin katılımıyla genel grev gerçekleştirildi.
Cumhurbaşkanı Sebastian Pinera eylemleri bastırmak için 1973 diktatörlüğünde görev alan asker ve polisleri tekrar göreve çağırdı. Pinera, “ ulusal polisin, düzen ve güvenlik güçlerinin kabiliyetlerini arttırmak için emekli olan güvenlik kuvveti üyelerinin yeniden entegrasyon olasılığını açmaya karar verdik” dedi.
Deneyimli işkencecilerin yeniden göreve çağrılması, katliamların önünü açtı adeta.
Eylemlerin başladığı günden bu yana, polisin ve askerlerin saldırıları sonucu 197 kişi gözünü kaybetti. En az 20 kişi ise hayatını kaybetti, 2 bin kişi yaralandı.
Psikoloji öğrencisi 21 yaşındaki Gustavo Gatica, iki gözünü kaybetti katıldığı eylemde. Gustavo ayaklanmanın sembollerinden biri oldu…
93 kişinin gözaltında işkenceye uğradığının tespit edildiği aktarıldı çeşitli kurumlar tarafından. 8 kişinin ise tecavüze uğradığı bildirildi.
Üniversite hocası, güvenlik uzmanı Lucia Dammert« Şili polisi, bölge ülkelerine göre, toplumsal hareketlere karşı daima daha fazla baskı ve şiddet uyguladı. Ama bugün yaşadığımız insan hakları ihlalleri 1973 darbe döneminden bu yana hiç yaşanmadığı kadar yüksek » diye anlattı.
