Dilek Feneri uçurmanın cezası ne kadardır sizce?
Böyle bir soruyla karşılaştığımızda, ne yaparız, bir hukukçuya sorarız, yasalara bakarız.
Böyle düşünüp yasalara bakarsanız, faşizmin yasalarında bile böyle bir suç olmadığını görürsünüz.
Ama yasalarda olmayan, AKP faşizminin mahkemelerinde var.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı avukat Ayşegül Çağatay, Barzan Demirhan, Canan Gözcü, Gökmen Yeşil, Oğuzhan Topalkara, Seda Şaraldı ve Yaprak Türkmen hakkında hazırladığı iddianameyi İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
Dayanışma için eylem yapılan açlık grevindeki avukatlar arasında Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı vardı. Haklarında dava açılan avukatlar arasında da ÇHD İstanbul Şubesi Başkanı Gökmen Yeşil bulunuyor. Bu kadar haklı, meşru, kurumsal bir dayanışmaya karşı, 4 yıl hapis cezası!
Assaydınız bari!
İdidanamede, avukatların “Gösteri kanunu yürüyüşlerine muhalefet”, “Görevi yaptırmamak için direnmek” suçlarından cezalandırılması isteniyor.
Sözkonusu avukatlar hakkındaki gözaltı kararı Terör ve Örgütlü Suçlar Savcısı Can Tuncay tarafından verilmişti. Avukat Gökmen Yeşil, tutuklama ilgili şunu belirtiyor: ‘Hakkımızda adli kontrol kararı verilmesini gerektiren bir suç yokken savcı adli kontrol kararıyla serbest bırakılmamızı istedi. Bu durumda hemen serbest bırakılmamız gerekirdi. Ancak dosya İstanbul 1. Sulh Ceza Hâkimliğine gitti.”
Niye gittiği açılan bu davayla belli olmuş oldu.
İktidarın halkın avukatlarından, ilerici avukatlardan korkusu, onlara böyle davalar açtırmaya devam ediyor.