Elazığ depreminin uyarısını aylar öncesinden yaparak dikkatleri üzerine çeken Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul’da beklenen depremle ilgili olarak, “Artık fazla zamanımız yok. Son dilimlere girdik” dedi.
Manisa’da katılacağı konferans öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Görür, Manisa ve İstanbul’da olası depremler hakkında açıklamalarda bulundu. Manisa’nın fay yoğunluğunun en fazla olduğu illerden biri olduğunu vurgulayan Görür, ancak bu fayın üretebileceği depremin eğer kente gerekli yapı stoku yapılırsa öngörülen büyüklüğün tehlike yaratmayacağını dile getirdi.
Ancak beklenen Marmara ve İstanbul depremi için aynı şeyi söylemeyen Pr.Dr. Naci Görür şunları söyledi : “Alarm vermiş durumdayız. Bu son İstanbul’da olan iki deprem de İstanbul’da deprem üretmesi beklenen fay kolu üzerinde oldu. O da bizi endişelendirdi. Dolayısıyla zaman olarak da artık fazla zamanımız yok. Son dilimlere girmişiz demektir. 30 sene içerisinde zaten olma olasılığından söz edilirken 20 senesi geçti. Son 10 sene, belki artı eksisi bir 5 sene ileriye gidebilir ama İstanbul’da risk daha da fazla demektir. Bu periyodu düşündüğümüz takdirde alarmda verilmiştir. Bir takım hazırlıklar da yapıldı”.
Konuşmasının devamında olası deprem öncesi hazırlığın yetersizliğinden bahsederken « Kentsel dönüşüm başlangıçta çok doğru da olmadı. İstanbul’u tümüyle depreme hazırlayacak bir kentsel dönüşüm olmadı. Ağırlıklı olarak yapı stoku üzerine eğilim gösterildi. » dedi.
AKP faşizmi « kentsel dönüşüm » diye adlandırılan talan projesinden vazgeçmiş değil. Yavaş yavaş ve sinsi sinsi hayata geçirdiği « rantsal ve talan projesi » devam ediyor. Ancak bu projenin amacı, halkı öngörülen depremden korumak için değil, yoksul emekçi halkı İstanbul dışına çıkartmak, yüzlerce yıllık mahalleleri, barındırdığı tüm güzellikler ile yok etmek, faşizmin politikalarını hayata geçirmesine engel gördüğü örgütlü mahalleleri haritadan silmek, halkın başını soktuğu iki göz evin toprağını ele geçirip lüx villalar yaparak milyarlar kazanmak gibi daha çoğaltılabilecek amaçlar içindir ama halkı depremden korumak gibi bir amacı yoktur. Bunu ülkemizdeki devletin karekterini yani faşizmi tanıyan herkes çok iyi bilir.
O yüzden deprem Profesörü Doktor Naci Görür gibi aydınların sadece deprem ile ilgili bilimsel tespitler yapmakla yetinmemesi ve halka, devletin depreme karşı önlem almayacağını anlatarak ne yapması gerektiğini söylemesi de gerekmektedir. Yani halkı depremlerde yüzlerle, binlerle hatta onbinlerle ölmeye mahkum eden faşizme karşı mücadeleye çağırmak.
