
Halkın yaşadığı sorunlara sırtını dönen DEM parti artık MHP ve AKP ile iş görüyor.
Bahçeli ile “son derece yapıcı bir atmosferde” bir görüşme gerçekleştirdiklerini belirten DEM’liler yarın AKP heyetiyle bir araya geleceklerini açıkladı.
AKP/MHP iktidarının halka karşı işledikleri suçları saymaya gerek yok. Halkımızın tamamına yakını bunu biliyor. DEM’lilerin bu suçlardan habersiz olması mümkün değil ki binlerce insan DEM ile ilişkilendirildikleri için hapishanelerde, binlercesi işinden atılmış durumda zaten.
Ancak bu gerçeklerden utanmıyor DEM. Burjuva siyaseti gereği faşist partilerle görüşme yapmanın kendi içinde bir mantığı olabilir. Ancak halka inat, halkın öfkesine inat, “son derece yapıcı bir atmosfer” açıklaması DEM partinin teslimiyette geldiği noktayı daha açık görülmesine yardımcı oluyor.
DEM partililer görüşme sonrası yaptıkları açıklamada “Sürecin ilerlemesi için atılması gereken adımlar, Meclis’in üstleneceği rol, yeni yargı paketi, Meclis’te kurulması beklenen komisyon ve anayasa gibi konular ele alındı. Bahçeli’nin de çağrısını yaptığı TBMM bünyesinde tam yetkili bir komisyonun oluşturulmasının ve siyasi partilerin bu sürece aktif şekilde dahil olmasını sağlayacak bir yöntem benimsenmesinin kritik öneme sahip olduğu vurgulandı.” ifadelerine yer verdi. AKP ile yapılan görüşmeler açığa çıkmadan önce DEM’liler anayasa ile ilgili herhangi bir pazarlık olmadığına dair yeminler etmişti ancak görünen o ki edilen yeminler bir başka yalanın gizlenmesi içindi. Görünen o ki DEM parti AKP’nin yeni anayasa projesinin destekçisinden öte oluşumunda bulunan parti olmak istiyor.
Emperyalizmin direktif ve yönlendirmeleriyle PKK’nin fiziki tasfiyesi ile ilgili yapılan görüşmeler gereği bir AKP ile görüşüyor, bir MHP ile. Bu esnada ülke yangın yeri ne gam DEM için. Bir kez faşizm kendileri ile “masaya oturmayı” lütfetmiş, bundan daha önemli bir konu olabilir mi? Muhatap alınmanın sarhoşluğu ile AKP faşizminin ülkede estirdiği terörü görmek istemeyen DEM zaten ideolojik ve siyasi olarak bitmiş PKK ile ilgili faşizmin üzerinde tepindiği “terör” demagojisine yedeklenmiş aynı çizgide hareket ediyor. “Terörü” bitirmenin sarhoşluğunu yaşıyor.
Elinde onbinlerce Kürt halkının, devrimcilerin, işçinin emekçinin kanı olan MHP ile güler yüzlü pozlar vermekten utanmıyor, sıkılmıyor…
