Günlerdir “terörsüz Türkiye” sloganı ile sürdürülen tasfiye operasyonu kapsamında kurulan meclis komisyonuna CHP’nin katılıp katılmayacağı tartışılıyordu. Çeşitli gerekçelerle katılmaması yönünde görüş bildirenlerin çoğunlukta olduğu komisyonda AKP, MHP, DEM ve diğer düzen partilerinin yer alacağı belli olmuştu. Usül ve işleyişini, üye sayısını, hangi partiden kaç kişinin katılacağı gibi teknik ayrıntılarını AKP’nin belirlediği komisyona CHP katılacağını duyurdu çünkü bu komisyonda CHP yer almak zorundadır.
Bunun bir çok sebebi var. Ama belirleyici iki sebeplerden biri CHP’nin düzenin has partilerinden biri olması diğeri ise “terörsüz Türkiye” adı verilen sürecin ABD emperyalizminin öncülüğünde yürütülüyor olmasıdır…
Ülkemiz emperyalizmin yeni sömürge ülkesidir ve kendi başına hiçbir karar alabilecek iradesi yoktur. Her konuda karar verme iradesi ABD başta olmak üzere emperyalizmdedir. CHP de bu sömürgecilik ilişkilerinde düzenin sürmesi için var olan bir partidir. Bu komisyonlar, düzenin bazı sorunlarını çözme iddiası ile kurulur anca bu iddiayı taşıması görüntüden ibarettir. Düzenin yarattığı sorunları düzenin üst kurumu olan TBMM’nin çözmesi beklenemez. Meclis komisyonları bu gerçek ile birlikte üzerinde konuşulması gereken yapılardır. İşleyişleri emperyalizmin işbirlikçiliği gereğine göredir. Bunun dışında hiçbir komisyon halkın hiçbir sorununu çözmez, çözemez. Halkın sorunları ile ilgileniliyor görüntüsü vermenin dışında sorunların unutturulması, küllenmesi görevi görürler. Hiçbir soruna hiçbir çözüm buldukları görülmemiştir. Hal böyleyken, hiçbir meşruiyeti kalmamış, üzerine bir de tüm yetkileri Beştepe’de bulunan Bakanlar kuruluna verilmiş, tamamıyla işlevsizleşmiş TBMM’de kurulan komisyonun herhangi bir soruna çözüm olacağını iddia etmek basit ve adi bir yalandır.
CHP komisyona katılarak düzene ve TBMM’ye meşruiyet kazandırmaya çalışıyor.
AKP faşizmi ülkeyi yağmalarken TBMM’yi kullandı bir süre. Daha sonra rahat ve sorunsuz talanı mümkün hale getirebilmek, talanı daha hızlı hayata geçirebilmek için TBMM’yi işlevsizleştirdi. Buna rağmen CHP’nin hala sanki bir meclisin bir işlevi varmış gibi söylemler kullanmasının sebebi o meşruluğa kendisinin de ihtiyaç duymasıdır. Sağır sultanların dahi bildiği TBMM’nin hiçbir etkisinin kalmadığı gerçeğini CHP görmezden gelinmesini istiyor. Tersi durumda CHP’nin başka zeminde siyaset yapması zorunlu hale gelecektir ki bu CHP’nin kodlarına aykırıdır.
Komisyonlar da bu düzenin halkı oyalama, bir yalana inandırma araçlarından biri olduğundan CHP bu düzenin en has partisi olarak bu komisyona katılmak zorundadır. Özgür Özel bu gerçeği komisyona katıldıklarını açıkladığı basın açıklamasında “CHP bu ülkenin kurucu partisidir, Cumhuriyet fikrinin partisidir. CHP hukukun üstünlüğü fikrinin partisidir, hesap verilebilirliğin partisidir ve şeffaf zeminin partisidir. CHP’nin bulunduğu komisyondan kimse korkmasın, bulunmadığı komisyondan korksun.” sözleri ile ifade etti.
AKP faşizmi özellikle ABD emperyalizmi için hiçbir sorun yaratmayan bir yönetimdir. Sadık uşak gibi bir tek santim ABD’nin sözünden çıkmayan AKP faşizmi her konuda ABD emperyalizminin hizmetindedir. Bunca teşhir olmasına, bunca meşruiyet yitimine, bunca yönetememe krizine rağmen AKP’nin iktidarda kalmasını sağlayan bu hizmetlerinin bedelidir. ABD Ortadoğu’daki plan ve politikalarını hayata geçirirken her konuda her anlamda AKP’yi kullanıyor. Özellikle Suriye’de AKP faşizmi ve Kürt milliyetçi hareketi ABD’nin politikalarını hayata geçirmek, ABD tarafından kullanılmak için tabiri caizse birbirlerini eziyor. Bu anlamıyla bu birbirlerini ezme gerçeği bazı noktalarda ABD’nin politikalarının hayata geçmesini geciktirebiliyor. İki işbirlikçinin birbiriyle uyumu bu zamanlarda ABD emperyalizminin çıkarınadır. Bu yüzden bu komisyona ihtiyaç duyuluyor.
“Terörsüz Türkiye” ismiyle sürdürülen sürecin devamında kurulan komisyonun amacı CHP’lilerin dile getirdiği gibi sadece AKP’nin iktidar ömrünü uzatmak ile sınırlı değildir. Bu komisyonun asıl amacı ABD emperyalizminin Suriye, Lübnan, İran, Filistin politikalarının önündeki pürüzleri kaldırmaktır. Ortadoğu politikalarını hayata geçirmek için ABD’nin AKP’yi iktidarda görmek istediği bir gerçektir. ABD AKP’nin iktidarda kalmasını istiyor evet. CHP bu gerçeğe göre yine ABD emperyalizminin politikalarının başarısı için komisyonda yerini almak zorundadır. Bir ABD projesine CHP’nin karşı çıkması, bayrak açması mümkün değildir.
Günlerdir Komisyona yönelik eleştirilerin sadece teknik konularla sınırlı olmasının sebebi budur. CHP komisyonun özüne değil biçimine karşı görünmenin ötesinde muhalefet yapmamıştır. “terörün bitirilmesini biz de istiyoruz” sözünün açılımı: “PKK’nin ülkemizdeki varlığına son verilsin, SDG veya başka bir isimle ABD’nin kara gücü olarak Ortadoğu’da istenilen şekilde kullanılsın, bizim için bir sorun yok!” yürütülen sürecin özü özeti budur.
Sonuç olarak komisyona CHP düzen partisidir.
Düzenin ve TBMM’nin meşruiyetini tartıştırmak istemez. Komisyona katılması CHP’nin düzen partisi olması gereğidir.
PKK’nin tasfiye süreci emperyalizmin öncülüğünü yaptığı bir projedir. PKK Ortadoğu’da kullanılan bir kara gücü haline gelmiştir. CHP’nin bu projenin hiçbir noktasına karşı çıkması gibi bir durum söz konusu değildir. AKP’nin iktidar ömrünün uzatılması da ABD’nin çıkarları gereğidir. AKP’de ABD’nin Ortadoğu politikalarına koşulsuz angajedir. Komisyonun AKP’nin ömrünü uzatma amacı da vardır ama belirleyici değildir. Asıl amaç ABD emperyalizminin iki işbirlikçisinin uyumudur…
