Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, Marmara Bölgesi’ndeki hapishanelerle ilgili hazırladığı raporu 6 Ekim’de yaptığı bir basın toplantısıyla açıkladı.
Komisyon Tutsak Avukatlarla Da Görüştü
“2023 Yılı Marmara Bölgesi Hapishaneleri Hak Gaspları Raporu” başlıklı rapor, Hapishane Komisyonu üyelerinin Edirne F Tipi, Tekirdağ 1 ve 2 No’lu F Tipi, Marmara (Silivri), Kandıra 1 Nolu F Tipi hapishanelerinde tutsaklarla yaptıkları görüşmeler sonucunda hazırlandı.
Komisyon üyesi avukatların görüştüğü tutsaklar arasında, tutsak halkın avukatları Aytaç Ünsal, Özgür Yılmaz, Süleyman Gökten, Engin Gökoğlu, Oya Aslan, Barkın Timtik, Behiç Aşçı, Selçuk Kozağaçlı ve Aycan Çiçek de bulunuyor.
“YENİ TEP TECRİT HAPİSHANELERİ”
Rapordaki en önemli vurgu, tecritin hem mevcut hapishanelerde, hem de yeni yapılan Y ve S Tipi hapishanelerde daha da yoğunlaştırılmakta olduğudur.
ÇHD raporunda, yeni tip “tecrit hapishaneleriyle” tecridin daha da yoğunlaştırıldığı belirtiliyor.
Rapordaki dikkat çekici bir başka nokta ise, “Marmara bölgesindeki hapishanelerde yaşanan hak gasplarının büyük ölçüde benzer olduğu”.
Bu da tecritin yoğunlaştırılmasının ve baskıların, şu veya bu hapishaneye özgü olmayıp, o hapishane idarelerine bağlı olmayıp, faşist AKP iktidarının merkkezi bir politikası olduğunu gösteriyor.
SÜRGÜN SEVKLER
Yeni tip hapishanelere yapılan sürgün sevkler ve sevklerin sonucu, raporda geniş bir yer tutuyor.
Raporda bu konuda şöyle deniliyor:
“Daha önce hakkında detaylı bir rapor yayımladığımız Y ve S Tipi ve Yüksek Güvenlikli Hapishanelere Marmara bölgesindeki hapishanelerden yoğun şekilde sürgün sevkler yapıldı.
Bu sürgün sevkler nedeniyle mahpuslar, yargı çevrelerinden ve ailelerinden uzakta bulunan hapishanelere gönderildi. Bu nedenle duruşmalarına yüz yüze değil SEGBİS sistemiyle katılmak zorunda kaldılar.
Ayrıca sürgün sevk sırasında mahpuslar işkenceye maruz kalıyor. Yolculuğa uygun olmayana araçlarla sevk yapılıyor. Ayrıca tutsakların üstleri ve yanında bulunan eşyaları tekrar tekrar aranmak isteniyor. Mahpuslar, zaten hapishaneden geldiklerini bu nedenle aramanın gereksiz olduğunu belirtse de çıplak arama dahil olacak şekilde arama yapılıyor.”
BASKILAR, HAK GASPLARI
ÇHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu’nan tutsaklarla yaptığı görüşmeler ve yine tutsaklardan ÇHD İstanbul Şubesine iletilen mektuplar, dilekçeler sonucunda yapılan tesbitler şöyle sıralanıyor:
= Y VE S TİPİ HAPİSHANELER ve Yüksek Güvenlikli Hapishanelerin açılmasıyla sürgün sevkler, fiziksel işkenceye dönüştürüldü. Özellikle Marmara bölgesinde bulunan hapishaneler sürgün sevklerin en çok yaşandığı hapishaneler oldu.
= SOHBET HAKKI neredeyse hiçbir hapishanede mevzuata uygun olarak uygulanmıyor. Tutukluların ziyaret edilme hakkı ziyaret edebilecek kişiler yönünden – eşi, ikinci dereceye kadar kan ve birinci derece kayın hısımları ile olmak üzere- sınırlandırılmıştır. “Arkadaş görüşçüsü” olarak ifade edilen 3 görüşçü hakkı ise hemen hemen tüm hapishanelerde sınırlandırılmış durumda.
= YAYIN VE HABERLEŞME hakkına yönelik ciddi ihlal iddiaları bulunuyor. Siyasi tutuklu/hükümlüler, aralarında Cumhuriyet, BirGün, Evrensel gazeteleri gibi günlük gazetelerin ve bazı televizyon kanallarının da bulunduğu birçok muhalif yayına ulaşmalarında ciddi engellemelerle karşılaşıyor. Bazı hapishanelerde Halk TV ve Artı TV’nin aynı anda verilemeyeceği şeklinde idari uygulamalar vardır.
= Yaşanan tüm bu ihlallere karşı direnme hakkını kullanan siyasi tutuklular ağır saldırılara maruz kalıyor, bunun sonucunda birçok hapishanede hücre/koğuş yakma vb. direnişler/protesto biçimleri ve buna bağlı yeni ihlaller yaşanıyor.
= HASTA TUTUKLU VE HÜKÜMLÜLER sorunundaki mevcut seyir daha da kötüye gider vaziyette aynen devam etmekte olup, hasta tutuklu ve hükümlüler serbest bırakılmıyorlar. Hasta mahpuslar sorunu bir sağlık sorunu, yaşam hakkı meselesi olarak değil siyasi bir sorun olarak ele alınıyor.
= Hastaneye sevkler çok problemlidir. Hastaneye götürülmek için ring aracına alınan tutuklular/hükümlülerin her biri ring aracı içine tek kişilik yerlere konuyor. Bu uygulamayı kabul etmeyen tutuklu/hükümlüler hastaneye götürülmüyor. Öte yandan hastaneye götürülen tutuklu/hükümlüler kelepçe ile doktorun karşısına çıkarılıyor, muayene kelepçeli olarak yapılmak isteniyor.
= AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET hapis hükümlülerinin infaz koşulları kabul edilemez durumda. Anayasanın eşitlik ilkesine ve imza konan insan hakları sözleşme metinlerine aykırı olan mevcut duruma derhal son verilmeli, anılan hükümlülerin cezalarının infazında hükümlü haklarını ön plana çıkaran insani şartlar hayata geçirilmelidir.
= Tutuklu ve hükümlülerin dışarıya gönderdikleri mektuplarda ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Mektuplar karalanıyor, kaybediliyor ve birçok kez gönderilmiyor. Tek zarfta birden fazla mektup gönderilmesi yasaklandı.
= DİSİPLİN CEZALARI çok yoğun ve sıklıkla uygulanıyor. Disiplin cezalarına yapılan itirazlardan da sonuç çıkmıyor, infaz hakimlikleri ve ağır ceza mahkemeleri disiplin cezalarını onaylayan makam haline geldi.
= Hemen tüm hapishanelerde kitap sınırlaması bulunuyor. Tutuklu ve hükümlülerin belli sayının üstünde kitap bulundurmasına izin verilmiyor.
= Süreli yayımlar ise abone olmadan verilmiyor, abone olunmak istenildiğinde ise çeşitli engeller çıkarılıyor.