Çapaklı Köyü Biogaz Elektirik Santraline neden karşı?


Çapaklı köylüsü, meyve-zeytin bahçeleri ve domates tarlaları ortasına kurulacak Biogaz Elektrik Santrali’ni istemiyor. Şirketin hukuksuzca dozerlerle girdiği tarlalarından geçen ‘kaçak yol’da nöbet tutan köylünün coplanarak getirildiği hal. Yolun kaçak olması imkansız. Çünkü bina yapılan yerlerde halk, yolun geçeceği yeri terk etmek zorunda, yani minare çalınıp kılıfına uydurulmuş.

Bu görüntü, biber gazının yakından ve doğrudan sıkılmasından dolayı oluşan kimyasal yanık.

Türkiye’nin her yerinde köylüler tarlasını, bağını, bahçesini, deresini, ormanını korumak için dozerlere bedenini siper ediyor. Buna karşılık devletin askeri polisi halka şiddet, gözaltı uygulayıp mahkemeye veriyor.


Biyoenerji dediğimiz şeyin de çevreye ve insan sağlığı üzerine diğer fosil yakıtlı termik santrallere kıyasla az olmakla beraber etkisi var. Sonuç olarak biyoenerji dediğimiz şey de bir termik santraldir.

Yenilenebilir ve temiz enerji olarak bilinen jeotermal ve biyokütle enerji santralleri köylüleri neden bu kadar dirençli bir biçimde ayağa kaldırmıştı?Kapitalist sistem ideologlarınca çevreci ve temiz olarak nitelenen yenilenebilir enerji kaynakları gerçekten anlatıldığı gibi masum muydu? Yoksa bu masumiyetin ardında söylenmeyen, gizlenen şeyler mi vardı? Konuyu biraz daha derin incelediğimizde yenilenebilir enerji, endüstriyel boyutta üretildiğinde bu masumiyetlerini kaybettiklerini ortaya koymaktaydı.

Hidro, rüzgar, güneş ve jeotermal enerji de endüstriyel boyutta planlandığında bu masumiyetlerini yitirirler. Bu yazıda biyokütle ve biyogaz enerji santrallerini ele alacağız. Ve enerji açlığını yaratan kapitalizmin yarattığı, bize başka bir seçenek yokmuş gibi gösterilen oyunlarını ortaya koyacağız.

Biyokütle ve Biyogaz Santralleri


Biyokütle ve biyogaz santralleri, doğada çürüyerek yok olacak biyolojik atıkları enerji üretmek için tasarlanmışlardır. Biyogaz santralleri, üzeri sızdırmayacak biçimde kapatılmış bir havuzda biriktirilen hayvan gübresi ya da diğer organik atıkların çürütülmesiyle ortaya çıkan metan gazını yakarak enerji üretirler. Son yıllarda kent atık depolama alanlarında kurulan biyogaz santralleri, gıda atıkların çürümesiyle oluşan metan gazından enerji üretmektedir. Bursa’da Hamitler atık depolama alanında da 9,92 MW güçte biyogaz santrali kurulmuştur. Bu da yaklaşık 24bin konutun tükettiği oranda elektrik enerjisinin Bursa’da çöpten üretildiği anlamına gelir. Pratikte her türlü bitki ve hayvan artıkları ve atıklarından biyogaz üretilebilmektedir. Biyogaz yakıldığında enerji veren gaz metandır. Evlerde ısınmak için kullandığımız doğalgaz da %85 oranında metan bulunurken, biyogazda bu oran %70 – 80 düzeyindedir.

Metan, küresel ısınmayı arttıran sera gazları arasında etkisi en yüksek olan gazdır. Havadaki karbondioksit, okyanus ve ormanlar tarafından emilirken, metan göre daha uzun bir sürede emilime uğrar. Bu nedenle metanın sera etkisi son hesaplamalara göre karbondioksite göre 28 kat daha fazladır. Sıcak yaz aylarında başladıkları direnişi kış mevsiminin en soğuk günlerini yaşadığımız şu günlerde de sürdüren Karaağız köylüleri biyokütle santral alanında gece gündüz 24 saat tuttukları nöbete devam ediyorlar. Peki Karaağız köylülerini böylesine dirençli şekilde ayağa kaldıran şey neydi?

Biolectric Biyogaz Tesisi

Biyogaz yönteminde farklı olan ne?

Biyokütle termik santralleri, biyogaz santrallerinden farklı olarak biyolojik atıkları bildiğimiz anlamda fiziksel olarak yakarak enerji elde eder. Atıkları yakarken kullandıkları kazan çeşidi kömürlü termik santrallerle birebir aynıdır. Bu haliyle biyokütle termik santrallerinde, kömürle birlikte her türlü çöp ve atık yakılabilmektedir. Bu atıklar, endüstriyel düzeyde tehlikeli atıklar da olabilir. Son birkaç yıl içinde sayıları hızla artan biyokütle termik santralleri, kurulduktan bir iki yıl sonra kapasite arttırıp atık yakma tesisi haline geldiler. Balıkesir Gönen’deki biyokütle santrali buna en iyi örnektir.

Peki, atık yakmak neden bu kadar tehlikeli? Atık yakılınca ne oluyor? Diye aklınızda soru işareti oluşmuş olabilir.

Markette pazarda çok kullandığımız plastik poşetleri ele alalım. Poşetler, paketlenmiş ürünleri taşımak için kullanılmışsa içi genellikle temiz kalır. Bu tür poşetler geri dönüştürülerek plastik hammaddesi olarak kullanılabilir. Ancak bu poşetler geri dönüştürülebilecek iken yakılırsa, zehirli gazlar ortaya çıkar. Dioksin, furan, ağır metaller, KOK Kalıcı Organik Kirleticiler yakma sırasında tesisin bacasından havaya karışır. Gazlaşan bu zehirli maddeler, soluma ve su kaynaklarıyla insan bedenine taşınır. Bedende yağ dokusunda biriken bu zehirleri beden dışarı atamaz. Birikim oranı arttıkça kanser, endokrin (hormanal) sistem bozuklukları, akciğer hastalıkları, alerji ve daha başka pek çok hastalığa neden olurlar. İşte bu nedenle atıklar yakılmamalı, endüstriyel süreçler maliyeti ne olursa olsun sıfır atık oluşturacak biçimde planlanmalı ve uygulanmalıdır. Buna rağmen oluşan endüstriyel atıklar varsa granür haline getirilip preslenerek özel sızdırmaz depolarda saklanmalıdır.

Adının önünde “biyo” olan başka yakıt türleri de var. Biyodizel, atık bitkisel ve yağlardan yakıt üretmek için kullanılır. Bu yağlar kızartılarak yapılan yemeklerin yağları olabildiği gibi çeşitli makinalarda kullanılan yağlar da olabilir. Bu yağlar özellikle endüstriyel düzeyde kullanılmış olanlar ağır metal barındırırlar. Bu nedenle bu tür yağların taşıtlar için yakıt olarak kullanılması, egzozdan çıkan ağır metal içeren gazların yoğun kent içi trafiğinde soluma yoluyla insanlara geçişine neden olur.

Biyoetanol, şeker pancarı, şeker kamışı, mısır, buğday ve odunsular gibi şeker, nişasta ve selüloz özlü tarımsal ürünlerin mayalanmasıyla elde edilen ve benzinli motorlarda %90 benzin, %10 etanol oranında kullanılan alternatif bir yakıttır. Motorun enerji verimini arttırır. Ancak biyodizel ve biyoetanol, beslenmek için kullandığımız tarımsal alanlarımızın kıt üretimi için kullanılmaya başlanması riskini beraberinde getirmektedir. Gelecekte açlık krizi tehlikesine rağmen biyodizel ve biyoetanol çevreci yakıt olarak göstermek doğru olmayacaktır.

Sosyal ağlarda paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.