Kahramanmaraş katliamının yıldönümü vesilesiyle Avrupa Halk Meclisleri Alevi Komisyonu tarafından
da bir açıklama yapıldı.
Açıklamada, Maraş katliamının sadece bir „inanç“ farklılığı nedeniyle gerçekleştirilen bir katliam
olmadığına vurgu yapılarak, Kerbela’dan bu yana, tüm zulüm ve direnişlerin sınıfsal yanını görmek
gerektiği belirtildi.
Açıklamanın metnini aşağıda sunuyoruz:
Evet, Maraş’ da biz Aleviler katledildik.
Evet, tarih boyunca biz Alevilere düşen hep baskı, zulüm ve katliamlar oldu.
Ancak bütün bunların, sadece inancımız nedeniyle yapıldığını düşünmek, ne bu katliamların nedenlerini, niçinlerini, ne bu katliamları kimlerin ne için yaptığını, ne de Aleviliğin gerçekte ne olduğunu anlamamaktır. Dolayısıyla bu katliamlar karşısında doğru bir mücadele anlayışı geliştirme olanağından da yoksun kalmaktır. Hatta düşmanlarımızın ve dostlarımızın kimler olduğunu dahi anlamamaktır. Düşmanlarını ve dostlarını bilmeyenler ise asla Zafer kazanamazlar. Yakınmak, dövünmekten başka bir şey yapamazlar.
Dikkat edin, bir çoğumuzun en kutsal saydığımız KERBELA DİRENİŞİ ve bu direnişe önderlik eden İMAM HÜSEYİN’ i anarken yaptığımız da budur.
Kerbela nedir, İmam Hüseyin neden öleceğini bile bile bu direnişi seçmiştir? Kerbela direnişçilerini katleden Muaviye ve Yezid kimdir, sadece kötü insanlar mıdır, temsil ettikleri sınıf ve bu sınıfın ana karakteri nedir?
Direnişçilerin temsil ettikleri sınıf hangisidir ve ana karakteri nedir?
Ve Alevilik, tarih boyunca neden zalimlerin ve sömürücülerin karşısında durmuştur. Onlara karşı sayısız isyanı neden yapmıştır. Bu isyanlardaki hedefi nedir? Nasıl bir toplum hedeflemektedir ve bu toplumun ana karakteri nedir? Ve bu isyanlar içinde, nasıl bir kültür, nasıl bir ahlak, nasıl bir felsefe, nasıl bir insan ve önderlikler oluşturmuştur.
Bunlara cevap veremeyenler, Aleviliği sadece bir dini inanç sorunu olarak görüp, düşmanlarını da başka inançlar olarak algılamak zorundadırlar.
Hatta günümüzde Aleviliğin safının neresi olduğunu, düşmanlarının ve dostlarının kimler olduğunu anlama yeteneği gösteremezler.
Bir çok yerde halkın davasının bugünkü tek temsilcisi olan devrimcilere Alevi derneklerinin kapısını kapatanlar, günümüzün Muaviyesi ve Yezid’in den başka bir şey olmayan Almanya, Avrupa Birliği hayranlığını propaganda edenler, onların temsilcileri ile yanyana gelmekten büyük övünme payı çıkaranlar, ve bütün bunları yaparken başka inançlardan halkları düşman belleyenler, nereye konacak ve nasıl izah edilecektir?
Hayır, biz Aleviliği böyle görmüyor ve böyle görenleri de asla Alevi kabul etmiyoruz. Bu nedenle düşmanlarımızı ve dostlarımızı çok iyi tanıyoruz. Yerimizin neresi, kimlerin yanı olduğunubiliyoruz.
Maraş katliamının ve tarih boyunca bizlere yapılan sayısız katliamların ve zalimliklerin nedenlerini ve onlara karşı nasıl mücadele edilmesi gerektiğini de biliyoruz. Çabamız, bütün bunların halkımızın anlaması ve kurtuluşunun nerede olduğunu görmesine yöneliktir.
Tarih boyunca hayalini kurduğumuz toplumun bugünkü ifade ediliş şeklini anlamasını sağlamak ve bu uğurda mücadeleye atılmalarına öncülük etmektir.
Peki devrimcilere Alevi derneklerinin kapılarını kapatanların, devrimcileri Alevi derneklerinden tasfiye etmek için hiç bir kural, ilke ve ahlak tanımayanların yapmak istedikleri nedir ve kimleri temsil etmektedir ve hangi amaçları gütmektedir. Bunlar hangi alevilikten, nasıl bir Alevilikten söz ediyorlar ve nasıl Aleviler?
Alevi halkımızı, hangi hurafelerle oyalıyor ve bu sömürü ve zulüm düzenine nasıl angaje ediyorlar?
Ağızlarını her açtıklarında asimilasyon dan söz ederken kendilerinin bizzat Alevi halkını kapitalist düzenin asimile etmesinin bayraktarlığını yaptıklarını neden görmüyorlar. Maraş katliamı gibi hunharca katliamları ve bu katliamda katledilenlerimizi andığımız şu günlerde, bunları düşünmeli, tartışmalı ve sonuçlar çıkarmalıyız.
Olmuşu değiştiremeyiz. Katledilenlerimizi geri getiremeyiz. Tarihi geri döndüremeyiz.
Yapabileceğimiz tek şey ders çıkarmaktır!
Bu, acılarımızı dile getirmekten milyonlarca kat daha önemlidir!
KAHROLSUN KATLİAMCI SÖMÜRÜ VE ZULÜM DÜZENLERİ!
KAHROLSUN FAŞİZM VE EMPERYALİZM!
YAŞASIN TÜM HALKIMIZIN SÖMÜRÜCÜ ZALİMLERE KARŞI BİRLİĞİ VE MÜCADELESİ!
TEK YOL TEK KURTULUŞ DEVRİM! TEK DOSTUMUZ TEK YOLDAŞIMIZ DEVRİMCİLERDİR!
YOLDAŞLARIMIZI ASLA YALNIZ BIRAKMAYACAK, ONLARLA KURTULUŞA YÜRÜYECEĞİZ!
21 Aralık 2021
AVRUPA HALK MECLİSLERİ ALEVİ KOMİSYONU