Maraş, Hatay başta olmak üzere 13 şehrimizde 200 bin insanın katledildiği 6 Şubat depreminin üzerinden 11 ay geçti.
İlk günlerde yüzü aşkın mütaahhit, mühendis tutuklandı. Ama sonrası bilinmiyor.
Muhtemeldir ki, çoğu tahliye edildi.
Tahliye edilmeyenler de bir biçimde aklanacaklar, hakettikleri cezalardan kurtarılacaklar.
Böyle düşünmemiz için geçmiş tecrübelerimiz var.
Ama daha dün görülen “İsias Otel davası”, 6 Şubat depremi davalarının nasıl olacağını herkese açıkça gösterdi.
İsias Otel, 6 Şubat’ta Adıyaman’da yıkılan onbinlerce binadan biriydi. Binanın çökmesi sonucunda aralarında Kıbrıslı öğrenci ve öğretmenlerin, voleybol takımlarının da bulunduğu 72 kişi katledilmişti.
İsias Otel davası, 3 Ocak’ta Adıyaman’da görülmeye başlandı. Üç gün devam eden duruşmalar, Kıbrıs’ta gündemin birinci maddesiydi. Davaya, Kıbrıs basını ve KKTC eski dışişleri bakanı, eski içişleri bakanı, ana muhalefet partisi Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri de takip ettiler.
Kıbrıs’ta ayrıca depremde katledilen voleybolcular anısına “Şampiyon Melekler Derneği” adlı bir dernek kurulmuş ve bu dernek aracılığı ile, İsias Davası halka maledilmiş.
Bu nedenle Kıbrıslıların davaya yoğun bir katılımı vardı.
Akansoy: “1974’ten beri bu denli sarsılmamıştık!”
CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerin Kıbrıs Türk toplumunu çok şiddetli bir şekilde sarstığını belirterek şöyle dedi:
“6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye’de gerçekleşen deprem Kıbrıs’ta büyük bir infial yarattı. Türk Maarif Koleji erkek ve kız voleybol takımı öğrencilerini ve eğitmenlerini, bir kısım aile mensupları ile kaybettiğimiz bir felaket yaşadık. Bir grup gencimizi kaybetmek bizim gibi küçük bir toplumda büyük etki yarattı”.
Taammüden Katliam Açık: “Otel Kumdan Yapılmış… İstismar… rant… yasa tanımazlık… Hepsi var.”
CTP Genel Sekreteri Akansoy, aslında her şeyin açığa çıktığını vurguluyarak şunları belirtiyor:
“İsias olayı ile ilgili mahkeme süreci başladı.
Ortada, istismar, yasa tanımazlık, rant, acı ve ölüm var. Otel kumdan yapılmış. Ne mesleki kurallara uyulmuş ne de yasal mevzuata… Bu konunun en ayrıntılı noktaya kadar sorgulanmasını istiyoruz.”
Akansoy, sözlerini şöyle tamamladı:
“toplumun tüm kesimleri aynı düşünce etrafında toplandı. Gözümüz, kulağımız mahkemededir. Duruşmaya gösterilen yoğun ilginin nedeni de budur. … Sonuçların adil olması için mücadele ediyoruz. Kıbrıslı Türkler adalet istiyor, desteğinizi bekliyoruz. Konu her ne olursa olsun, adalet hepimiz için yaşamsal öneme sahip.”
“Demirden Çakıla Herşeyden Çalınmış”
Kıbrıs Türk Barolar Birliği ve Türkiye Barolar Birliği ile KKTC Meclis Komitesi bu davaya bir yıl boyunca hazırlandıkları belirtiliyor.
Ancak mahkemedeki tablo bir hukuk sorunun ötesinde.
Mahkemede ortaya çıkan bu gelişmeleri de Gazeteci Ayşemden Akın’ın kaleminden aktarıyoruz:
“Mahkemenin ilk gününde mühendisin ifadesinde bina otele dönmeden önce binanın statiğinin apartmana göre yapıldığı, otele çevrilirken herhangi bir hesap yapılmadan izinlerin alındığı ortaya çıktı”.
“Zemin etüdü olmayan otelin üstüne kaçak kat çıkan Bozkurt Ailesi’nin demirden çakıla her şeyden çaldığı meydana döküldü. Buna rağmen gözünü rant hırsı bürümüş, para hırsı bürümüş bu insanlık dışı şahsiyet mahkemede pişkince ‘Bina kusursuz yapıldı, beni kıskananlar iftira atıyor’ dedi.
SANIKLAR, MAHKEME KORUMASINDA!
İsias Otel’e ilişkin davada 5’i tutuklu 11 sanık var.
Gazeteci Ayşemden Akın anlatmaya devam ediyor:
“Duruşmanın ilk gününde hepimizi derinden sarsan bir kararla yüz yüze kaldık. Sanıkların mahkemeye çıkmayacağı ve Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) denen yöntemle mahkemeye online bağlanacağını öğrendik. Nitekim de öyle oldu. Mahkeme sanıkların bu talebini yerine getirdi ve iki gündür süren itirazlara rağmen kararı hâlâ bozmadı. Aileler ve avukatları adil yargılamadan kaçan sanıkların bundan sonraki duruşmalarda mahkemede hazır bulunmasını istiyor. Yüzleşmek ve gözlerinin içine bakarak hesap sormak istiyor. Korkularından ailelerin karşısına çıkamayan Ahmet Bozkurt ve ailesi yetmezmiş gibi, 72 insanın katledildiği otelin sahipleri olarak tahliyelerini istiyor, normal hayatlarına devam ederek tutuksuz yargılama talep ediyor.”
